Hello Turkiye Decor _ Nisque 11-2012
Türkiye'yi yurtdışında kazandığı ödüllerle en iyi şekilde temsil eden, en aktif mimarlarımızdan Gökhan Avcıoğlu yepyeni bir projeyle karşımızda. Turizm projelerinde sıkça imzasını görmeye alışık olduğumuz Avcıoğlu, bu kez kendi rezidans otel projesi Nisque'i anlatıyor.
Mimar Gökhan Avcıoğlu, yurtdışında aldığı ödüllerle adından sıkça söz ettiriyor. Avcıoğlu ile yeni rezidans - otel projesi Nisque’i, turizm sektörü ve İstanbul’u konuştuk.
HELLO!: Turizm sektörüne girme fikri nasıl gelişti?
Gökhan Avcıoğlu: Biz aslında GAD olarak turizm sektörü için pek çok proje geliştirdik. Özellikle İstanbul ve Bodrum yanı sıra Türkiye’deki farklı bölgeler ile yurtdışında turizm tesislerini hayata geçildik. Şu anda Bodrum Cennet Koyunda Mandarin Oriental Motel ve Eskişehir’de bir termal otel projesi üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Yani hem uluslararası yabancı markalarla hem Kuum gibi yaratıcı markalarla turizm projelerini hayata geçilmekten keyif alıyonız. Nisque ise bu projelerden farklı olarak daha önce çok üzerinde dunılmayan yeni kapılar açmak için geliştirilmiş bir proje. Türkiye’de destinasyon ve kültür turizmini geliştirmek amacıyla GAD tarafından yaratılan yepyeni bir marka.
HELLO!: Kültür ve destinasyon turizmi derken neleri kastediyorsunuz?
G. Avcıoğlu: Türkiye’de turizm kesinlikle kültürden ayrı düşünülmemeli. Çünkü bu topraklarda 8 bin 500 yıllık bir tarih gizli. Anadolu’nun hiç yatırım yapılmayan bölgelerinde Mezopotamya’dan bugüne uzanan bir kültür yatıyor. Turizmi yatak sayısıyla ölçmek Türkiye için çok büyük bir hata. Bizim amacımız eski İstanbul’a dair izler taşıyan, kültürel ve sanatsal etkinliklerle iç içe konumlanan mekânlarda misafirlerimizi ağırlamak. Kültür turisti sadece müzelere gidenler değil. Otantik yerlerde, ara sokaklarda gezmeyi seviyorlar. Destinasyon turizminde de; mesela Amasya’da çok keyifli, konforlu bir butik otel düşünün, insanlar oraya sadece doğa yüriiyüş-leri yapmak ve şelırin gürültüsünden uzaklaşıp dinlenmek için gelecektir. Çok iyi bir turizm tesisi, turistik bir bölgede konumlanmayan bir köye bile turist getirebilir. Destinasyon turizmi budur. O yüzden de Nisque için, sadece İstanbul’da değil, Türkiye’nin farklı bölgelerinde yatırım yapacağız.
HELLO!: Şu anda kaç adet Nisque’i hayata geçirdiniz?
G. Avcıoğlu: Galata ve Tophane’de iki binamız, toplam 11 odamız var. Yakın zamanda Kara-köy Bankalar Caddesinde yeni bir Nisque daha açılacak. Sonra hedefimizde Bodııım var. Daha sonra Anadolu’ya yatırım yapmak niyetindeyiz.
HELLO!: Nisque’i İstanbul’da başka hangi bölgelerde göreceğiz?
G. Avcıoğlu: Şu an Galata'da üzerinde çalıştığımız ve yakında açılacak olan Nisque, Ceneviz ve Venedik kültürünü anlatacak çünkü üzerinde çalıştığımız bina yaklaşık 400 yıllık bir geçmişe sahip. Burayı yeniden tasarlarken Orhan Pamuk’un Beyaz Kale" kitabı bize ilham verdi. Geçmişte bu binayı bir şekilde mesken tutmuş kişilerin yaşayış şekillerini anlayıp, o ruha uygun bir tasanın yapmak istiyoruz. Bina, OsmanlIdan ve Türk’ten çok bir Venedik ve Ceneviz karakteri taşıyor. Cenevizlilerin eski yerleşimi Galata’da konumlanıyor. Buranın tasarımında ilhamımızı Venedik'ten aldık. Tasarım ekibimizin üyeleri Venedik ruhunu mekânlara daha iyi taşıyabilmek adına birkaç kez Venedik’e gittiler ve oradan aldıklan ilhamı detaylarla bu mekâna taşımak için çalışıyorlar. Bunun dışında araştırmalarımız devam ediyor. Özellikle eski şehir bölgesinde (Su lta-nahmet civarında) bir binayı dönüştürmek istiyonız.
HELLO!: Özellikle eski binalarda mı bu projeyi hayata geçirmeyi planlıyorsunuz?
G. Avcıoğlu: Tarihi doku içinde, tarihle bir şekilde ilişkisi olan binalaRI tercih edeceğiz. İlla bir dönemin yapısı olması gerekmez, o bölgede olması yeterli. Son derece modern bir yapı da olabilir. Yeter ki dersini çalışmış bir bina olsun.
G. Avcıoğlu: Bizim kendi hayatımızda birlikte yaşamaktan keyif aldığımız tasarım markalarını, el yapımı objeleri ve lokal markaların ürünlerinin bir araya geldiği eklektik bir stil kurguladık. İçeride sanat da var, tasarım da. Dikkat ettiğimiz şey. birbirini tamamlayan parçaların olması.
HELLO!: İstanbul’da en çok sevdiğiniz bölge neresi?
G. Avcıoğlu: Haliç bölgesi, İstanbul’da en çok sevdiğim, ilgi gösterdiğim bölgelerden biri. Boğaz'ın yeri ayn tabii ama Haliç’te de ayn bir kültür olduğunu düşünüyorum.
HELLO!: İstanbul’u değerlendirir misiniz?
G. Avcıoğlu: Mimar değil de şehirci gözüyle bakıldığında birçok kararsızlık içinde olduğu, debelendiği görülüyor. İstanbul'un nasıl bir İstanbul olmak istediğini, ruhunu yeni kav-rıyoruz. Dijital teknolojinin de gelişmesiyle birlikte bir envanter oluştu. Kentsel dönüşüm projeleri de bunun için bir fırsat aslında. Ciddi bir temizlenme yapılacak. Önemli olan yeni binaların tasanmının belli bir plan çerçevesinde yapılması. Yenisi yapılıyor diye daha iyi olacak anlamına gelmiyor. Bina yığıntılarından kurtulmalıyız. İstanbul’un bir detoksa ihtiyacı var, ayn-ca nüfusun da bir şekilde donması gerekiyor. İstanbul gibi büyük ve dinamik bir şehrin dönüşmesi hiçbir zaman bitmez, bitmemek de zaten.
HELLO!: Şehri keşfetmek isteyenlere neler tavsiye ediyorsunuz?
G, Avcıoğlu: Bir şehri keşfetmek sadece onun çok bilinen turistik yerlerini keşfetmek değildir. Orada bir yerli gibi yaşamak, lezzetlerini tatmak, insanlarının arasına karışmak, sokaklarında kaybolmaktır. Mesela şu an Haliç’teyiz ve burada endüstri döneminin arkeolojisi var. Koç Müzesi, eski Galata Köprüsü bence görülmeli. Şu an Kuzguncuk’ta birinci derece tarihi eser sayılan bir Gazhane binasının restorasyonunu yapıyoruz. Bir endüstri yapısı. Bazen eski bir dolmuş, iskele, köprü, şehrin geçmişini anlatıyor. Bunların bir arada olması ilginç. İstanbul’da gereksiz bir derleme, toplama hali mevcut. Eski binalarımızı restore edelim derken mekânlann ruhunu tozuyoruz. Bazı şeyler gözümüze döküntü, pasaklı gelebilir ama bir yabancı için tolki ilgi m çekicidir. Bunlara sanatçı, fotoğrafçı gözüyle bakmalıyız.
HELLO!: Nisque ismi ne anlama geliyor?
G. Avcıoğlu: Stimer-Akat dilinde kaliteli anlamına geliyor. Geçmişe referans veren binalarda ya da belli bir tarihi birikimi olan lokasyonlarda hayata geçen kaliteli, zevk ve stil sahibi re-zidanslar için bu ismin doğru olduğunu düşündük.
HELLO!: İşletmesini kim üstleniyor?
G. Avcıoğlu: Kardeşim Serihan Avcıoğlu ve yatırım danışmanlarımızla birlikte geliştiriyoruz bu projeyi. Nisque. gelen misafirlere sadece konaklama değil, danışmanlık ve kaliteli bir concierge hizmeti de veriyor. Concierge, sektörde çok yeni bir kavram ve Türkiye’de maalesef kalifiye eleman yetiştiren çok fazla okul yok. Kendi elemanlanmızı kendimiz eğitip sektöre yeni bir enerji de getiriyoruz.
HELLO!: Nisque’te sunulan ayrıcalıklı hizmetler nelerdir?
G. Avcıoğlu; Misafirler, burada bulundukları süre içerisinde ilginç sergiler, etkinlikler konusunda haberdar ediliyor. Şehir kitaplarında, dergilerde ya da internette bulamayacaklan İstanbul'un ilginç yönlerini Nisque çalışanlarından öğreniyorlar. İstanbul gibi dördüncü boyutu olan şehirlerin lokallerini tanımalısınız ve o nıhu daha iyi anlayabilmek için seyahatiniz boyunca kendinizi oralı hissetmelisiniz. Biz bunu sağlamaya çalışıyoruz. Aynca İstanbul bir su şehri. Biz Nisque teknelerimizle misafirlerimize İstanbul’u suyun üstünde keşfetme imkânı sağlıyoruz. Boğaz, Haliç tekne gezisinin yanı sıra onlan can sıkıcı İstanbul trafiğinden kurtarıyoruz.
