Hotels&Restaurants Hİ-TECH Magazine

 
Uluslararası ölçekte çok sayıda ödülün sahibi.


O kadar kı ödül gelmediğinde vazifesini yapmamış sayıyor. En büyük takıntısı, Selçuklu Kervansarayları. "Birini bile restore etmeden ölürsem gözüm açık gider" diyecek kadar hem de. Ve gerçek bir "yeşil "ci... "İstediğin kadar yeşil bina yap, iş güvenliğim sağlamadığın sürece sertifikanın bir önemi yok" diyenlerden. Özgüveni yüksek, cesur, donanımlı ve vizyoner...

Türkiye'nin önde gelen mimarlık firmalarından GAD Architecture'ın kurucusu Gökhan Avcıoğlu ile süregelen projelerini ve mimari yaklaşımlarını konuştuk.


GAD Architecture’ın ağırlıklı ağırlama sektörüne  yönelik proje geliştirdiğini görüyoruz. Bunun özel bir nedeni var mı?


"Odülsüz projem yok”
"’YeşiTim diyorsun, öte taraftan yanı başındaki dereyi hiçe sayıyorsun. Sen istediğin kadar yeşil bina yap, baldırı çıplak amelelerin iş güvenliğini sağlamadığın müddetçe o sertifikanın bir önemi yok!”
gelmiştir. Bu tıp projelerde yer almaktan mutluluk duyduk.


Bildiğiniz gibi, Türkiye tarihi, çevresel, doğal güzellikleri ve şehir yapılaşmaları bakımından ciddi bir potansiyele sahip. Türk insanının ağırlamayı da ne kadar çok sevdiğini görüyoruz. Buna sadece otelleri değil, sosyal projeleri de dahil etmek lazım. Bahsettiğim, gecelik veya haftalık konaklamaların dışında restoran, cafe ve müze gibi günübirlik ağırlama alanları. Bunların her birini ağırlamanın önemli birer parçası olarak görüyoruz. Bu noktada Türkiye'nin özellikle de İstanbul ve kıyı bölgelerinin artan bir potansiyeli var. Türkiye son beş yıldır böyle.